İngilizce

Dediğin gibi imkansız bir duygu hissediyorum seni görünce. Nasıl oldu bilmiyorum. Beni anladığına hiç şüphem yok ve bu yüzden seninle konuşmak iyi geliyor. Kalbinin çok güzel olduğunu görebiliyorum

Norveçce

Dediğin gibi imkansız bir duygu hissediyorum seni görünce. Nasıl oldu bilmiyorum. Beni anladığına hiç şüphem yok har bu yüzden seninle konuşmak iyi geliyor. Kalbinin çok güzel olduğunu görebiliyorum

(5000 karakter kaldı)
İngilizce
Norveçce

İçindekiler

beni
m'a, methe, myse, mysel
bilmiyorum
don'tknow, ı..dont..know, ı.dont.know, ı'don'know, ıdk, ıdon'no, ıdon'tknow, ıdonknow, ıdonno, ıdontk, ıdontkn, ıdontkno, ıdontknow, ıdontno, ıdontnow, i,dont.know, idk, idonno, idont,no, idontknow, idontnow, idunno, ignorant, not/know, notknow
bir
a, an, aone, ına, ısan, in.a, isa'n, isan, işan, on.e, one, öne, some, something.", the one, the,a, thea, you one
bu
,this, bу, demister, hii, ısthis, ıt, ıt,is, ıt.ıs, ıt.is, ıt', ıt'ıs, ıt'is, ıt's, ıt'sa, ıtıs, ıtış, ıtiş, ıtsa, isthis, it is, it-is, it-this, it,is, it.is, it'*is, it'is, it's, it'sit's, it’is, itı's, itıs, itiş, itsa, itsthe, itşa, lt,is, lt'is, ltis, that`swhy, that,, that'.sa, that'sa, thathful, thatis, thatre, the, these, thıs, thısis, thış, thi's, this, this,is, this.is, this'is, thisis, thisone, thiş, those, یہ
cok
cök
duygu
emotıon, emotion, feelıng, feelin'g, feeling, feelinğ, sensatıon, sensation, sentiment, 感
geliyor
comes, comın, comıng, comin, comin', coming, commıng, comming, cömin, lncoming
gibi
a_s, a.s, a's, a/s, are/like, arelike, as, astoas, aş, forlike, gibı, ğibi, ıs/like, is/like, islike, işlike, itslike, like,, likein, likethe, seem'to, suchas, the like
hissediyorum
feel's, feelin, ı-sense, ı,feel, ı;feel, ı.feel, ı'feeling, ı'mfeeling, ıfeel, ıfell, ifeel, im.feel
iyi
better,, decent, finest, good at, good, gööd, ğood, ıswell, ıt'good, ıtgood, isfine, it'sgood, ogood, thatsgood, thegood, towell, we,ll, we'll, we’ll, we"ll, well, well-, well-of, wellw
konusmak
könuşmak, talkto
oldu
became, becomes, beçame, been, had, hapenned, happended, happened, have-had, have:had, have/had, havehad, ıtwas, in was, o.k., oldü, öldu, thewas, w.a.s, was, was,, washas, wason, wasthe, थी
oldugunu
öldüğünü
seni
seni, it'you
seninle
wıthyou, withyou
yok
absent, destroy, destroyed, disappear, does, doesn't, dont, haven't, haven’t, haveno, ıtisno, itisno, non-e, none, not/have, nothave, unavaılable, unavailable

Son çeviriler

devamını göster›
ADS - REKLAMLAR
İletişim E-mail:
Kullanım SözleşmesiSitene Ekle